Eskiden daha çok okur ve daha çok yazardım. Genellikle felsefe, psikoloji, kişisel gelişim ve tasavvuf üzerineydi okuduklarım. Her ne kadar pozitif bilimsel bir yaklaşımla başlamış olsam da araştırmalarıma, bulunduğum noktada söyleyebileceğim şey Işık doğudan yükselir olacaktır. Batı ve Doğu kesin çizgilerle ayrılıyor bende. Coğrafi bir ayrılık değil bu, yanyana iki insanda bile olabilecek bir ayrım sözkonusu olan. Bu yüzden doğu öğretilerine özel bir ilgi göstermişimdir.

O zamanlar okuduklarımdan biri bende bir çağrışım oluşturmuş ve aşağıdaki satırları karalamama neden olmuştu. Yaklaşık oniki yıl önce 19/03/1996 da yazdığım bir yazıyı paylaşmak istiyorum sizinle. Laf aramızda o zamanlar Matrix daha piyasada değildi.

Şu anda insanların içinde yaşadıkları dünya, daha doğrusu, içinde yaşadıklarını sandıkları dünya tam anlamı ile bir sanal gerçeklik. Aslını, özünü unutmuş olan bu insancıklar, bir sanal gerçeklik makinesine bağlanmış ve üstelik o makineyi kontrol edemez durumdalar. Ayrıca en kötüsü de, kendilerini bu makine zannetmeleri ve kendilerini kontrol edemediklerini bilmemeleri.

Bir düşünün; siz – kendinizi nasıl ve ne olarak gördüğünüz önemli değil – bir sanal gerçeklik makinesine bağlanmışsınız ve bu sanal dünyayı makinenin bazı fonksiyonları aracılığı ile değerlendiriyorsunuz. Makine insan bedeni ve fonksiyonları da altı duyu aracı (düşünmek Hintli bilgelere göre altıncı fonksiyonumuzdur) olarak tasarlanmış. Siz belli bir zaman sonra kendi özünüzü unutup yarattığınız sanal dünyada yaşıyorsunuz ve kendinizi sanal gerçeklik makinesi ile özdeşleştiriyorsunuz. Uyuduğunuzu ve bu yaşantınızın bir çeşit rüya olduğunu düşünmek bile saçma geliyor size. Bu durumda iken uyuduğunuzu fark edemiyorsunuz. Ama eğer bunun bir rüya olduğunu ve sadece sizin zihninizde var olduğunu bilirseniz, hemen uyanıp gerçekte yaşamak istersiniz. Ve eğer bu rüyadan kurtulursanız, sanal gerçekliğinizi yeniden düzenleyebilir, makineyi de istediğiniz gibi kontrol edebilirsiniz. Ve eğer uyanmazsanız bunun bir sanal gerçeklik olduğunu asla anlayamayacaksınız. Uyanmanın tek şartı ise uykuda olduğunu fark etmek ve bunu hatırlamak.