2009 Blog Ödülleri’nde bugün yapılan açıklama ile dereceye giren bloglar gün yüzüne çıktı. Aslında bir kaç gün önce dereceye giren bloglara haber verilmiş. Sonuçta yapılacak organizasyona katılmaları bekleniyor. Neyse efendim konumuz bu değil. Asıl konumuz Blog Ödüllerinde seçilen blogların durumu. Gerçekten hak edip etmedikleri.

Blog Ödüllerine katılmayan, içerik olarak oldukça kaliteli ve takipçi olarak ta azımsanmayacak bir kitleye hitap eden bloglar var. Öncelikle bu blogların Blog Ödüllerine dahil edilmemesi seçilen blogların en iyi bloglar olmadığını söylememin birinci sebebi. İkinci olarak Blog Ödülleri güzel bir organizasyon, hem blogları tanımamıza hem de blog yazarlarının birbirleriyle kaynaşmasına vesile oluyor. (Bazı durumlarda da rekabet nedeniyle istenmeyen sonuçlar ortaya çıkabiliyor tabii, herneyse..) Fakat tüm bu güzelliklerine rağmen seçilen blogların büyük bir kısmı kimsenin bilmediği, takip etmediği, hem içerik hem de görsellik açısından oldukça zayıf bloglar. Peki nasıl seçildiler? Aslında bu sorunun cevabı çok basit. Bloglar, blog sahibinin hırsı ve yürüttüğü seçim politikası sayesinde seçildi. Yani şu kriterlerden hiçbiri göz önünde bulundurulmadı; Takip eden kişi sayısı, yazıların girilme sıklığı, yazıların kalitesi, yazıların orjinalliği, başka blog veya web siteleri tarafından kaynak gösterilmesi, alexa, google pagerank, görsellik, tasarım vs… Daha başka bir sürü kriter de yazılabilir.

Sonuçta seçilen bloglar Türkiye’nin en iyi blogları değildir. Aralarında oldukça iyi bloglar olduğu kesin fakat unutmayın her organizasyon gibi Blog Ödülleri’nin de eksikleri ve yanlışları olması normal. Üstelik sadece ikinci yaşını doldurdu. Blog Ödülleri için emek harcayanları, emeklerinden ötürü kutluyorum, umarım gelecekte Blog Ödülleri daha anlamlı bir şekle bürünür. Bunun için yapılması gerekenler kanımca; kategorileri daha doğru ve adil bir şekilde belirlemek, kategoriye dahil olan blogları seçerken dikkatli olmak, belirli bir zaman ve yazı girişi ön şartını tekrar aktif etmek, ön jüri veya son jüri elemesinden geçirmek, oylama bitene kadar oyları açıklamamak, verilecek ödülleri önceden açıklamak, hatta bu ödüllerin maddi değerini düşük, prestij değerini yüksek tutmak.. Tabi bunlar nasıl yapılır, orası ayrı bir konu, ek bir maliyet, zaman, emek isteyeceği kesin olmakla beraber en azından seçilen blogların arasındaki gerçekten kaliteli blogların sayısını artıracağına inanıyorum..

Pek isim vermek istememsem de bir örnek vermek gerekirse; Webrazzi Teknoloji Blogları kategorisinde yer aldı, geçen sene İş Dünyasında yer almıştı ve elbetteki yeri İş Dünyası olması gerekirdi. Buna rağmen belki de Türkiye’de en çok takip edilen ve en kaliteli bloglar arasında yer alan Webrazzi’ yi açıklanan listede göremiyoruz. Yemek blogu ile hobi blogu kavramı birbirine karışmış. Daha derinlemesine incelemeye gerek yok ama bazı kategorilerde görülüyor, ayda bir ya da iki ayda bir yazı gönderen bir blogun derecede olması ne kadar anlamlı olabilir? Ya da her tarafı kaymış, tasarımın dibine vurmuş, bakarken midenizin bulanmasından dolayı yazılarını okuyamadığınız bir blog neden derecede olsun?

Her durumda katılan ve dereceye giren blogları kutluyorum.

Yukarıda yazanlar tamamen kişisel görüşümdür. Peki siz bu sonuçlardan memnun musunuz? Yani bu sonuçlar sizce 2009 yılının en iyi ve kaliteli Türk Bloglarını mı ifade ediyor? Belki de susmak en iyisi…